Pırlantalar farklı renk tonlarına sahiptir ve renksizden sarı rengine doğru değişkendir. Çoğu pırlanta, eğitimsiz bir göze renksiz görünse de, çoğu, değerini etkileyecek şekilde hafif sarı veya kahverengi tonlara sahiptir. Renksiz bir pırlanta, daha nadir ve değerlidir.
Beyaz veya renksiz pırlantalar, D’den(renksiz) Z’ye(yoğun renkli sarı) kadar bir renk skalasında derecelendirilir. Evrensel olarak kabul edilen ve standartlaştırılmış bu renk derecelendirme sistemi 1950’lerden beri kullanılmaktadır. Bu derecelendirme özel, kontrollü bir ortamda yapılır, çünkü her bir ton arasındaki fark çok incedir ve çoğu zaman eğitimsiz bir gözle farkedilemezler.
D – Z renk skalasına ek olarak; koyu sarı, pembe, yeşil ve mavi gibi doğal-fantezi renk pırlantalar beyaz pırlanta renk skalasının dışında yer alır ve son derece nadir ve değerlidir. Bu doğal renkli pırlantalar, renklerinin yoğunluğuna göre sınıflandırılırlar. Renk tonları ne kadar yoğun ve canlı olursa, değerleri de o kadar yüksek olur. Sarı renk tonlu ve doğal-fantezi renkli sarı pırlantanın aynı olmadığını unutmamak önemlidir.
D: Tamamen renksiz. En nadir ve değerli olan renk sınıfı. Dünya çapında işlenen elmasların %1’inden azı renk olarak D sınıfındadır.
E – F: Sadece uzman bir gemolog tarafından tespit edilebilen minimal bir renk izi olmasına rağmen, renksiz olarak da kabul edilir. Çok değerlidir.
G – H: Renksiz. Çıplak gözle bu elmaslar açık ve renksiz görünürler, ancak aynı zamanda renk izleri de içerirler.
I – J: Solgun sarı tonda renksiz. G – H’den daha az nadirdir, fakat K – L’den daha değerlidir.
K – L: Gözle görülebilen soluk sarı bir renk tonu. I – J’den daha az nadirdir, fakat M – N’den biraz daha değerlidir.
M – Z: Gözle kolayca tanımlanabilen çok açık sarı renk. Elmas renk sınıfının en düşük değeri.